Ağır şiirler, Dili ağır şiirler

Şiir, insanların duygularını, düşüncelerini ve deneyimlerini ifade etmek için kullanılan güçlü bir dil biçimidir. Şiirin incelikleri ve derinliği, bazen ağırlığını taşır. Bu makalede, “Ağır Şiirler, Dili Ağır Şiirler” konusunu ele alacağız ve ağır şiirin dil üzerindeki etkisini, şairin anlatım tarzını ve toplum üzerindeki etkilerini inceleyeceğiz.
Ağır Şiir ve Dil
Ağır şiirler, sıklıkla karmaşık bir dil kullanır. Şairler, kelimelerin özenle seçilmesine ve ahenkle kullanılmasına önem verir. Bu tür şiirlerde metaforlar, benzetmeler ve semboller sıkça kullanılır. Şairler, okuyucunun düşünce dünyasını derinlemesine etkileyebilmek için ağır bir dil kullanır. Ayrıca, şairlerin anlatım tarzı, bu şiirlerin ağırlığını artırır. Duygusal yoğunluk ve içtenlik, ağır şiirlerin temel özelliklerindendir.
Ağır Şiirlerin Etkileri
Ağır şiirler, okuyucu üzerinde derin etkiler bırakabilir. Bu şiirler, insanların duygusal dünyasına dokunur ve onları düşündürür. Okuyucular, şairin duygusal yolculuğuna katılarak kendi duygusal deneyimlerini yeniden değerlendirebilirler. Ağır şiirler aynı zamanda toplumsal meselelere de ışık tutabilir. Şairler, toplumsal eleştirilerini bu şiirler aracılığıyla dile getirirler.
Ağır Şiirlerin Örnekleri
En Ağır
En ağır işçi benim;
Gün yirmi dört saat, seni düşünüyorum.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Ağır Şiir
Geçit vermez dağlar gibi aşkın gönlümde
Vursan kazmayı boğulursun gözyaşımda
Tarumardır payitahtım gönül otağım
Azap verir gecem sensiz kaldı yatağım
Harelense gönül erse cûş-i huruşa
Attın beni yerlere yıktın tek vuruşta
Yoktur gözüm ne malda nede tek kuruşta
İçtim aşkın mey-ini kandım tek sunuşta
Terketsede bedenimi farketmez canım
Vur hançeri tükenmiştir akmazki kanım
Sana olan tutkum hiç bitmeyecek canım
Dönmesende bana bekleyeceğim yolun
Düşmüşüm bir ahu zara yarin elinden
Gelmezsen sevdiğim gideceğim bu elden
Seni sana bıraktım, git bildiğin yoldan
Şimdi ayrıldım sonkez sarıldığın yerden.
Halis Genç
Ağır Yaralı
Beni ta kalbimden vurdu gidişin
Bütün umutlarım ağır yaralı
Aklımdan çıkmıyor veda edişin
Büyün duygularım ağır yaralı
Dünyayı başıma yıkmışcasına
Bağrıma kurşunlar sıkmışcasına
Sanki bir savaştan çıkmışcasına
Bütün anılarım ağır yaralı
Aşkımız verirken en son nefesi
Yıkıldı gönlümün sevda kalesi
Sırtımda sanki bir bıçak darbesi
Bütün anılarım ağır yaralı
Ayrılıp gidecek söyle ne vardı?
Sonunda aşk değil gurur kazandı
Artık mutluluğum dünlerde kaldı
Bütün yarınlarım ağır yaralı! …
Ahmet Selçuk İlkan
Rüya
Derin bir uyku esnasında
Dün gece rüyamda kendimi gördüm
Bir oda vardı ve hiç penceresi yok
Yüzüm solgun ve tenim sıcak
Yanımda duruyor hafif tozlu bir masa
Gözlerim birilerini arıyor korkarak
Sandalyede oturuyor Azrail sessizce
Yavaşça yanıma sokuluyor bana bakarak
Ani bir hareketle susturup beni
Sönük bir mum ışığı altında
Başlıyorlar ruhumla beraber ölümden konuşmaya
Bir Ben Daha Doğurdum Bu Gece
Bu gece bir ben daha doğurdu yüreğim
Pek de arsız ne söyliyeyim
Her yıkılışımda bir ben daha ölmesi gerekirken
Ben gittikçe arttırıyorum bendeki ben sayısını
Bu seferki ben bir kinci
Etrafına duyarsız,çokca da sesli
Her zaman bağırıyor
O bağırdıkça diğer benler isyana geçiyor
Bir bir örüyorlar duvarlarımı
İdealleri beni yalnızlığa mahkum etmek
Beni benlere hapsetmek
Başaramasınlar diye abuk sabuk sözler ediyorum
İnsanları sevdiğimi söylüyorum
Aslında ne kadar yalancı olduğumu kimselere gösteremiyorum
Nedense inanmıyorlar benimde bittiğime
Benimde umutlarımı yitirdiğime
Bu böyle giderse bölüne bölüne yok olacağa benziyorum
İnanırmısın ben her gece bir ben daha doğuruyorum
Ben bu benleri yok etmek istiyorum
Ben eski beni tek beni istiyorum
Karşılıksız sevmeyi bellemiş,unutmayı unutmuş
Herkesle dost olan eski ben
Arıyorum aylardır eski beni
Kim aldıysa ne olur getirsin geri
Vebalini kaldıramaz kimsenin beli
Saklambaç oynamanın ne zamanı ne de yeri
Ben istiyorum sadece beni
Ellerin oluşturduğu benleri değil
Sadece tek beni istiyorum
Ben artık yaşamak istiyorum
Yalan da olsa dünya
Bir tek benle yaşamak
Ve tekrar hayal kurmak
Ağır Abi Nasihatı
Övünme bana böyle kıçı başı sallamakla,
Ne ilgisi var senin yaptığın işin sanatla,
Hele bir bak aynaya haline bakta,
Fark varmı aranızda soytarı, şarlatanla
Tencere tıngırtısı müziktir sana,
Viski ile haplar azıktır sana,
Görenler acıyacak yazıktır sana,
Bırak dünya dönsün sen otursana
Bedava verseler giymem o elbiseyi,
Ha düştüdüşecek, ne kadar düşük beli,
Şekil yapayım derken, geçtin sen dilenciyi,
Paran yoksa vereyim diktir o sökükleri
Batılı dönmelerden senin bir farkın olsun,
Ağır başlı ol biraz bu senin tarzın olsun,
Gıcırtı bir müzikse gürültü şarkın olsun
Gel dinle sözümü bu senin özrün olsun
Sen bu hoppa yapınla nereye varacaksın,
Enerjin biter elbet muhakkak duracaksın,
Çok sallama başını kayışı kıracaksın,
Beni biraz dinlesen sen adam olacaksın
Çöpçü olaydın keşke repçiden yeğdir,
Benim gözümde çöpçü paşadır beydir,
Senin barzo dediğin yiğitlik dersi verir,
Bu sözlerim sizlere ağır abi nasihatidir
Şu ettiğim laflardan kızarsın accık yüzün,
Toz pembe değil dünya olacak elbet hüzün,
Ağır abiliğime ver acıdır benim sözüm,
Dost söyler acı söyler kusura bakma gözüm
Masallar Yalanmış
tüm ayrılıklar sende başlar seherim
her çocuk belki bir mızıkanın sesinde uyur
donmuş yüzüyle bir gemi çıkıyor sahile
duvarımdaki saat düşüyor
sen beyazlığınla uyut kanlı ellerini
sustukça azalır gökyüzü
yağmurlar böyle ürkek yağar
karşı pencerede özlem ağlar
saçları alnına düşer
bir selama demir atarak
herşeyi yaktım
anladım
masallar yalanmış
Ahmet Abi
Biz böyle olacak adam değildik Ahmet abi
Bu değildi hayattan beklediğimiz
Ne hayallerimiz vardı seninle
Gel gör ki, beş para etmedi ümitlerimiz
Yıldırımlar düştü güvendiğimiz dağlara
Hep boş çıktı sarıldığımız eller
Hep taş çıktı inandığımız kalpler
Kaç kez sırtından vuruldu hayallerimiz
Kaç kez yıkılıp kaldık köşe başlarında
Kaç kez delik deşik oldu yüreğimiz
Görüyorsun ya Ahmet Abi
Görüyorsun ya
Bozuk para gibi harcandı gençliğimiz
Kimbilir nerede senin o liseli
Kimbilir nerede benim o üniversiteli
Birimiz doktor olacaktık, birimiz mühendis
Gel gör ki beş para etmedi ümitlerimiz
Oku adam ol derdin bana hatırlar mısın?
Oysa daha okumadan elimden aldılar kitaplarımı
Sayfa sayfa yırttılar umutlarımı
İşte bu yüzden hala ıpıslak bakışlarım
İşte bu yüzden hala yumruk yumruk ellerim
İşte bu yüzden hep böyle çatıktır kaşlarım
Adam olamadımsa
Kendini adam sananlar utansın be Ahmet Abi!
Kendini adam sananlar utansın
Bak bir türlü bitmedi hayat kavgamız
Hep başka bahara kaldı sevdamız
Kim vurduya gitti yarınlarımız
Yalan mı be Ahmet Abi?
Yalan mı be?
Sınırı olmayan bir dünya yok mu?
Kavgasız, savaşsız bir hayat yok mu?
İnsanca yaşamak, bu bize çok mu?
Konuşsana be Ahmet Abi
Konuşsana be
Ağır Abi Bunlar Bunlar
Arabası böcek siyah
görenler eder bir ah
belinde koca silah
ağır abi bunlar bunlar
siyah pardesü giyerler
ters bakma ha oyarlar
labunyalara ayarlar
ağır abi bunlar bunlar
otuzüçlü tesbihleri
uykudadır sabahları
dünyayadır tamahları
ağır abi bunlar bunlar
geceleri gün bilirler
rakıyla kafa bulurlar
içer içer zom olurlar
ağır abi bunlar bunlar
kah adam kaldırırlar
kah vurur öldürürler
kızdılar mı saldırırlar
ağır abi bunlar bunlar
her işlerinde racon var
beyaz satar karı satar
açık bulur şantaj yapar
ağır abi bunlar bunlar
kanunla olmaz işleri
hep belalıdır başları
haramlıdır hep aşları
ağır abi bunlar bunlar
ağı hafif karıştı da
mert namert kırıştı da
mustafa hep görüştü de
ağır abi bunlar bunlar
Mustafa sen efendi ol
yiğidin menendi ol
ara sen yiğidi bul
ağır abi bunlar bunlar
adam olmaz bunlar bunlar
Aleyna
aleynanın yüzü soğuk
aleynanın yüzünde loş bir ay
ser şuraya yüzünü aleyna
keselim hüznü orta yerinden
dün gece
yaslandığın duvarda bir gemi
sabaha kadar
okşadı durdu pupasını
horoz şekerleriyle çocuklar
yürümediler sahilinde
rüzgarına direndi evler
içir bana yüzünü aleyna
/ yüzünden sarhoş olmak nasıl/
güzel bir yalan söyle
avut beni
ruhum ağlıyordu
oturdum dizlerinin kıyısına
geçtiler sessizce ellerimizden
duymadılar bizi
bir akşamdı
ve herşeyi unuttuk
artık sığmıyoruz kentlere
ruhumuz çirkin
oysa ne güzeldik bir zamanlar
çocuksuyduk
nasıl da umarsız geçerdik yolları
ekşit yüzünü aleyna
öte tarafına savur hayallerimi
barakalara saklanırken sen
ürkek bir melek
girer rüyama
dokununca
yakar içimi
sonra denizler de biter
köprüler
üşüyen bir dilenci taklidinde
bir sıkıntı
bir yalnızlık
yayıldık caddelere
bitkiniz
tanımadık kapılar önündeyiz şimdi
kaldır yüzünü aleyna
kahır dolu bir yağmur yağsın
senin denizinde unuttum ışıklarımı
suyuna dokundu
pamuk saçlı kızlar
ve içimize serpilen boşluğuyla
yaz bitti
küllendik
yangın gibi günler içinde
Adnan Barış Ağır
Ağır Şiirlerin Modern Önemi
21. yüzyılda ağır şiir hala önemini koruyor. Günümüzün hızlı tempolu dünyasında, insanlar derinlemesine düşünmeye ve duygusal zenginlik yaşamaya ihtiyaç duyar. Ağır şiirler, bu ihtiyacı karşılar. Ayrıca, toplumsal meselelere olan duyarlılık da arttıkça, şairler ağır şiirleri toplumun sorunlarına ışık tutmak için kullanıyorlar.
Sonuç
“Ağır Şiirler, Dili Ağır Şiirler” başlıklı bu makalede, ağır şiirlerin dil üzerindeki etkilerini ve toplumsal önemini inceledik. Ağır şiirler, insanların duygusal dünyasını derinlemesine etkiler ve toplumun sorunlarına duyarlılık kazandırır. Bu nedenle, ağır şiirlerin gelecekte de büyük bir öneme sahip olacağını söyleyebiliriz.
Sıkça Sorulan Sorular (FAQs)
- Ağır şiirlerin temel özellikleri nelerdir? Ağır şiirler, karmaşık ve derin bir dil kullanır. Şairler, kelime seçimine özen gösterir ve metaforları sıkça kullanırlar. Ağır şiirler duygusal yoğunluk ve içtenlik taşır.
- Hangi şairler ağır şiirlerin önde gelen isimleridir? Dünya çapında, William Wordsworth, Emily Dickinson ve Nazım Hikmet gibi şairler ağır şiirlerin önde gelen isimlerindendir.
- Ağır şiirler, okuyucu üzerinde nasıl etki bırakır? Ağır şiirler, okuyucuların duygusal dünyasına dokunur, düşünmelerini teşvik eder ve sıklıkla derinlemesine etkiler bırakır. Okuyucular, şairin deneyimlerine katılarak kendi duygusal deneyimlerini yeniden değerlendirebilirler.
- Ağır şiirlerin toplumsal önemi nedir? Ağır şiirler, toplumsal meselelere ışık tutabilir ve toplumsal eleştirileri dile getirebilir. Şairler, bu tür şiirler aracılığıyla toplumsal sorunlara duyarlılık kazandırabilirler.
- Günümüzde ağır şiirlerin hala bir yeri var mıdır? Evet, ağır şiirler hala önemlidir. Hızlı tempolu bir dünyada insanlar derin düşünmeye ve duygusal zenginlik yaşamaya ihtiyaç duyarlar. Ayrıca, toplumsal meselelere olan duyarlılık arttıkça, şairler ağır şiirleri toplumun sorunlarına ışık tutmak için kullanırlar.